21 Mart 2012 Çarşamba

Solo Reklamımız

Sayın takipçilerimiz size son çalışmamız olan Solo reklam filmimizin yapım aşamasını takdim ediyoruz:
Bu güne kadar solonun  aman aman dikkat çeken reklamı yayınlanmamıştı. Şöyle akılda kalıcı, tuttuğunu koparan bir reklam filmine imza atmamışlardı. Çünkü efendim daha once bizimle çalışmamışlardı.
Biz bunlara bir teklif verelim dedik. Hemen kabul ettiler. Sanırız bütçe sıkıntısı çekiyorlarmış. Bizimkisi de en uygun teklifmiş falan fişman. Ya arkadaşım dedik çıkarken, bizi övme bize para ver...
Neyse öyle böyle projeye başladık. Şartımız şurtumuz da yok size bırakıyoruz her şeyi dediler.
Biz de başladık piyasa araştırmasına... Öncekikle efendim kimler kullanır bu soloyu? E nihayetinde peçete. Peçete dediğin nerede kullanılır diye ofisteki herkesi evde gözlem yapmaya gönderdim. Şimdi diyeceksiniz ki dökülen bir şeyi silmek için kullanılır. Ama yooo, öyle değil. Araştırmalarımızın sonucunda bu rulo peçetelerin en çok kızartmanın yağını çekmek için kullanıldığını öğrendik. E malum bizim örf ve annanelerimize göre kızartma böreğin yağı çok zararlıdır. Özellikle annanelerimizin tansiyon, kalp gibi problemleri olduğu için “böreğin yağını çekmesi” için tasarlanmış peçeteler sağlık problemlerinden kurtuluşlarının anahtarıdır. He diyeceksiniz ki böreğin içinde kalan yağ ne olacak. O peçete onun ancak yüzeyindeki yağı alacak, içindeki yağ aynen kalacak. Bunu diyorsanız muhtemelen A grubu ses’in içindesiniz ki bu nedenle bizi inanın hiç mi hiç ilgilendirmiyorsunuz.
Gelelim peçetenin ikinci kullanım alanına.. Bu alan da “pilavın demi alanı”dır. Bu yazı ile birlikte pilavın demi  teriminin çıkış yerini hep birlikte hatırlayalım isterseniz. Bir gün Demi, Ashton ve Bruce evde takılırlarken Bruce Demi ile ilgili bir anısını Ashton ile paylaşmak ister. Bruce başlar anlatmaya: Bu Demi’yi ben istemeye gittiğimde evlerini bulamadım. Tabi o zamanlar ne google earth var ne tomtom. Neyse sokakta 2,6,8,10 numara var ama 4 numara yok. Sağa bakıyorum belki yanlışlıkla oraya koymuşlardır diye ama yok, göremiyorum. Neyse sonra dedim ben gideyim muhtara sorayım. Tam o esnada benim şöför bir mahalleliye danışabileceğimizi söyledi. Adama sorduk Demi nerede oturur bilir misin diye “haa Pallav’ın Demi” dedi ve bize yolu tarif etti.. Sonradan öğrendim ki Demi ‘nin babası Pallav seyyar nohut-pilavcı. Arabasının adını da kızına ithafen Demi koymuş. Biz adamın arabasını bulunca kendisi bizi eve götürdü. Sonra da afiyetle pilavlarımızı yedik. Yalnız ne pilavdı arkadaş... Ashton bu hikayeden sonra “real men don’t buy girls” kampanyasında Pallav’ın Demi’yi sponsor olarak alınca da bu terim yayılır da yayılır.. Tabi bu bir pilav markası ve adamın adı da pallaw olunca dilimize pilavın demi olarak aktarılır...Diye biliyoruz.. Çünkü dem dediğin çayda olur, pilavda ne arasın ki...





Efendim biz baktık bütün solo kullanan hanımların bir kaşık suda boğulası 12-13 yaşlarında bir kızları var. Maşallah bu kızlar ziyadesiyle meraklı ve henüz ergenliğe girmedikleri için ürpertici bir neşe saçıyorlar etraflarına. Bir de henüz karşı cinsle gerçek münsabeti tatmadıkları için sanal dünyalarında evlenmenin harika bir şey olduklarını düşünüyorlar. Bu nedenle takip ettikleri diziler de senaryolarını walt disney’in hikayelerinden esinlenerek  yazan yapımcıların işi. Böyle bir kızı da reklamımızda konumlandırmamız gerekir diye düşündük. Ne de olsa alıcı kendini reklamdaki anne ile özdeşleştirmeliydi.

Bütün bunların ötesinde solo yazısını reklamın neresine yazsak da reklamın solo reklamı olduğu unutulmasın diye düşündük. En uygun yerin peçetelerin tutturulduğu şeyin üzeri olduğuna karar verdikten sonra oraya solo logosunu yapıştırdık. Malum reklam uzun, izleyicinin dikkatini dağıtmamak gerek. Reklamı sadece sanata katkı olsun diye yayınlamıyoruz sonuçta.
Bir de keşfettik ki bu anneler genelde kayınvalideleri ile birlikte yaşıyorlar. Kayınvalide’nin o kötü imajını silmek ve senaryomuzdaki eve neşe katmak adına şeker mi şeker, tatlı mı tatlı, zıpırdak mı zıpırdak bir kayınvalide portresi çizelim dedik. Belki biraz aşırıya kaçtık bilemiyoruz, sonuçta kaç kayınvalide dandik bir dizi başlarken kollarını kaldırmak suretiyle tezahurat yapar ki..


Neyse hikayemizin düğüm noktasında bu heyecanlı babane ve torun elbirliği ile sofranın düzenini bozacak aptalca bir şey yaparsa sorumlu annemiz evin işe gerçekten yarayan tek elemanı olarak olaya müdahele edebilecekti. Bu sayede evde düzeni sağlama, yemek getirme, götürme, etrafı temizleme v.b. görevlerin tümünün annede olduğu vurgulanacaktı. Zaten evin babası ve oğlu tipik bir türk ailesinde olduğu gibi sofranın kurulmasında hiç rol almamalıydı.

Son olarak “solo ile dizi keyfi devam ediyor” diyen annemiz sayesinde Türkiye’de dizi seyreden kadınların hepsini de reklamımızdaki solo kullanan anne ile özdeşleştirmesini sağlayabilecektik. Yani %99.9999’unu.. Fakat erkek oyuncumuza bu cümle o kadar da komik gelmemiş olsa gerek. Zira bütün ev bu yüce espri sonunda kahkahalara bürünürken evin beyinin suratındaki ifadeden bir türlü memnun kalamadık. Ne kadar uğraştıksa nafile... Neyse canım o kadar kusur kadı kızında da olur.


Buyrun izleyin:


5 Mart 2012 Pazartesi

Sensodyne Reklam Filmimiz

Evet yeni işimiz sensodyne.  Kendisi yıllardır İpana, colgate ve signal ile fırçaladığımız dişlerimize farklı bir alternatif sunuyor. En azından bizim bildiğimiz bu. He öyle sadece eczanelerde satılan başka afilli marka falan varsa bilmiyoruz, araştırma çapımızı o kadar da genişletmeye değer bulmadık açıkçası. Hoş zaten bize göre isminde meymenet yok markanın. Bu projeyi üstlenen 5 arkadaş da bu süreçte google’dan hunharca trip yedi. “Bunu mu demek istiyorsun” demediği tek bir aratma bile yaptıramadık google’a.  Hayır kimilerimizin ingilizcesi malum, en azından i’nin y şeklinde yazıldığına hakim ama bizi sıkıntıya sokan genelde o sondaki “e” harfi oldu. Allahtan kopi pasta var.
Neyse efendim, sizi detaylara çok boğmadan reklam filmi aşamamıza gelelim. Her zamanki gibi markanın şartlarını ve bizim bu şartlar karşısında takındığımız tavırı madde madde aşağıda bulabileceksiniz.
1)      Reklam yüzümüz gerçek doktor olacak. Fakat onun gerçek doktor olduğunu kesinlikle ama kesinlikle çaktırmamalıyız... Esasen bize iş yaptıran her firmanın şartlarını hazırlarken sıvı (poli, metil, etil), gaz (kenevir ve türevleri) ya da katı( xanax, lustral, prozac..) bazı maddeler tükettiklerinin farkındaydık ama inanın böylesini daha önce tecrübe etmemiştik. Doktor olacak ama doktor olduğunu belli etmeyecek. Of nasıl sancılı bir süreçti bizimkisi bilir misiniz... Elimzde 3 aday vardı. Cüney Tarkın ( kendisiyle görüşen arkadaşımız ilkokul 3 te okula gitmediği o gün Türkçe dersinde “ulama” konusunun işlendiğini de bu sayede keşfetti), Erol Köse ve Ferhat Göçer. 3’ü de doktor fakat 3’ünün de doktor olduğu belli değil. Cüneyt Bey arkadaşımızın cehaletini saygısızlık olarak adledip projeyi baştan reddetti. Erol Köse’nin ise sadece doktor olduğu değil, bazen insan olduğu bile belli olmuyordu. O nedenle güçlü bir adaydı. Fakat malesef twitterda rahatsızlığı olduğunu düşündüğümüz takipçilerine sık sık “biziktrol 3x3” şeklinde alenen reçete yazdığı için kendisini deşifre ettiğini düşünüp vazgeçtik. Elmizde Ferhat Göçer kalmıştı. Cingılımız bile hazırdı.
“Biri kebap yesin
O da sensin
Sarmısaklı olsa da
İkimiz de koktuk
Bi tek farkla
Seninki benden biraz fazla...” Fakat gel gelelim ki Ferhat Bey ile tam anlaşıyorken firmadan uyarı geldi. “Doktor derken diş doktorunu kastettik, o kadar da olmaz ama ürünü “mutluluk çubuğu” sanıp  ürolog falan çıkarırsınız karşımıza bozuşmayalım” diyince biz bütün emeği çöpe at, her şeye yeniden başladık.
Efendim araştırdık, soruşturduk medyatik bir tane bile diş doktoru bulamadık. Biz de lise yıllarında emo, universite yıllarında tiki ve son olarak iş hayatına atıldıktan sonra da rocker olduğunu düşündüğümüz bir arkadaşla çalışmaya karar verdik. Üzerindeki önlüğü çıkarsan Aylin Aslım ve Tayfası’nın konserinde çılgınca eğlenirken tutup getirmişiz sanırsın. Daha da doktor olup doktora benzemeyenini görmedik valla.

2)      Bize dediler ki her 10 diş hekiminden 9’u Sensodyne’i öneriyor. Bunu mutlaka belirtelim. Belirtmesine belirttik ama süreç biraz sancılı oldu. Efendim sizce biz özellikle böyle hassas bir konuda sadece müşterimizden aldığımız veri ile yetinir miyiz? Elbette yetiniriz... Fakat bize numune olarak verdikleri diş macunlarından birini ofiste yeni başlayan arkadaşlarımızdan Asım alıp diş doktoru eniştesine götürüyor.. Eniştesi önermem de önermem diye tutturuyor, bu Asım da diş macunundan kıllanıp doktor doktor gezmeye başlıyor. Aklı sıra kendi gözlemini yapıp bize gelen verilerle uyuşup uyuşmadığını test etmek istemiş. Gittiği 8 diş doktoru da öneririm diyor, tam rahat bir nefes alacakken son diş hekimi Dilberay Hanım ile tanışıyor. Dilberay Hanım önermem deyince bizim Asım istatistiği doğrulamak adına Dilberay Hanım’ı Türk Habipler Birliği’ne şikayet ediyor. Sensodyne’nin de baskısıyla Dilberay Hanım hekimlikten azledilince kariyerinde bir u dönüşü yapıyor ve şarkıcı oluyor. Bu olayın acısıyla “Zorunda mıyım?” isimli hit parçayı besteliyor. En son Cüneyt Özdemir’le programda kapıştıktan sonra da populer oluyor, reklam ve dizi tekliflerini değerlendirirken buluyor kendisini. Bir kapıyı kapayan Allah diğerini açıyor işte sevgili takipçilerimiz...

3)      “Devrim niteliğinde bir ürün” bu cümle reklamda yer bulmalı dediler. Yahu bir diş macunu nasıl olur da devrim nitelğinde şeklinde lanse edilebilir diyecektik ki aşağıdaki fotoğrafları gördük. İlk tepkimiz “töbestafurullah”tı. Sonrasında şükrettik. Meğer ne önemliymiş...



4)      3 kere ard arda “dentin” ile başlayan cümle kurulacak.  Bu madde ile birlikte ofisteki arkadaşlarla bunların kafasının olsa olsa tiner kafası olduğuna kanaat getirdik. Bu sonuca vardıktan sonra bunlarla iş yapıyoruz diye belediyeler bize iş vermez mi diye teredüüt de etsek paraya ihtiyacımız var diye ses edemedik.
Not: Doktorumuz “Hassas diş problemi olanlara, düzenli olarak günde iki defa sensodyne onarım ve koruma’yı kullanmayı öneriyorum” cümlesini ezberleyemeyince sizin de fark ettiğiniz gibi 2 kaydı birleştirmek zorunda kaldık. Bu da yetmezmiş gibi cümlenin sonuna doğru bir kez daha unutup duraksıyor ... İdare edin.
Buyrun reklam filmimiz: